yazmaktadır. Türk askerinin gerisindeki üzerinde bayrak dalgalanan Ankara'daki Birinci Meclis Binası, Edirne ve genel anlamda Trakya'nın kurtuluşunu sağlayacak otoriteye işaret etmektedir.

Sandukasının önünde oturarak Sevr Antlaşması'nın imzası sonrası İtilaf Devletleri temsilcileriyle tokalaşan saray heyetine üzüntüyle bakan Fatih Sultan Mehmed’in tasvir edildiği bu kartpostalda
sandukanın üzerinde "Es-Sultan İbn Es-Sultan el-Gazi Fatih Mehmed Han" yazmaktadır. Sandukanın üzerindeki çerçevede İstiklal Marşı'nın;
O zaman vecd ile bin secde eder varsa taşım
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yaşım
Fışkınır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım
O zaman yükselerek arşa değer belki başım
dörtlüğü okunmaktadır. Bu çerçevenin hemen sağında ise "Güzel İstanbul Tarih-i Fethi 857 Hükümet-i İtilafiye Tarafından Facia-i İşgali 16 Mart 336 (16 Mart 1920)" yazan bir çerçeve daha bulunmaktadır. Fatih Sultan Mehmed'in hemen önünde de "Sevr Muahedesi'nin Bab-ı Ali Murahhasları Tarafından Facia-i İmzası 10 Ağustos 336 (10 Ağustos 1920)" yazmaktadır. Fatih Sultan Mehmed’in pencereden baktığı düşman kuvvetleriyle tokalaşan saray delegelerinin yukarısında "İmzadan Sonra Saray ve Hilal" yazısı okunmakta, tokalaşan figürlerin sağında ise Marmara ve Ege topraklarından yükselen alevlerin arasında kaybolan hilal dikkati çekmektedir.

Atının üzerinde kılıcıyla saldırıya geçen Türk Süvarisinin hedefinde elinden tüfeğini düşüren ve çaresizce elleriyle kendini korumaya çalışan Yunan askerinin resmedildiği kartpostalın üst tarafında;
mısraları okunmaktadır. Bu kartpostalın üzerinde farklı dizelerle çoğaltılmış farklı örnekleri de mevcuttur.

Sol alt kısmında “Eskişehir Hatırası” yazan kartpostalın üst tarafında İstiklal Marşı’nın ilk kıtası yazmaktadır;
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Annesinin elinden tutmuş olan çocuğun çizildiği tasvirde hemen yanlarında zincir bağlanmış olan haç işaretli kırık bir mezar taşı da vardır. Bu mezar taşının hemen yanı başındaysa bağımsızlığın sembolü Türk Bayrağı dalgalanmaktadır. Elinde tüfeğiyle hamleye hazır bir Türk askerinin önünde yerde aman dileyen çaresiz bir Yunan askeri resmedilmiştir. Sağ tarafta ise;
Yunanlıların facia-i işgali
19 Temmuz Rumi 337 Çarşamba (1921)
Tarih-i istirdadı (Geri alınma tarihi)
Kurtuluş Eylül Rumi 1338 (1922)
yazmaktadır.

Osman Gazi’nin Bursa'yı kurtaran ve türbesini ziyarete gelen Türk askerine sandukasından doğrularak elini öptürdüğü tasvir edilen kartpostalda, türbenin penceresinden bir cami de görülmektedir. Osman Gazi'nin sandukasında Mustafa Kemal Paşa'nın meclisteki bir nutkunda da kullandığı Midhat Cemal'in;
Ölmez bu vatan farz-ı muhal ölse de hatta
Çekmez kürenin sırtı bu tabut-u cesimi
mısraları ile Namık Kemal'in "Hürriyet Kasidesi”, şiirinden alınmış;
Biz ol âl-i himem erbâb-ı cidd ü içtihâdız kim
Cihangirâne bir devlet çıkardık bir aşiretten
Dûde-i Osmaniyânız kim
mısraları okunmaktadır. Türbenin duvarındaki çerçevelerden sağdaki büyük çerçevenin içinde İstiklal Marşı'nın beşinci kıtası olan;
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın
Kim bilir belki yarın belki yarından da yakın
dizeleri, sol taraftakinde ise “Yeşil Bursa’nın Kurtuluş Günü Eylül 338” (11 Eylül 1922) yazmaktadır. Kartpostalın sağında alt tarafta “Yunanilerin Facia-i İşgali 8 Temmuz 336” (8 Temmuz 1920) yazısı bulunmaktadır.

YADİĞAR-I MİSAK-I MİLLİ
Üst tarafında “Yadigâr-i Misak-ı Milli” yazan bu kartpostalda, Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşlarının resmedilmiştir. Yazının sağındaki yuvarlak çerçevenin içinde İstiklal Marşı’nın ilk mısrası olan “Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak” soldakine ise üçüncü mısrası olan “O benim milletimin yıldızıdır parlayacak” dizeleri yazılmıştır. Yazıların hemen altında, orta kısımda, iki yandan bayraklarla süslenmiş Mustafa Kemal Paşa’nın çerçeveli resminin altına “Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretleri” yazmaktadır. Bu bölümün altında Midhat Cemal’in “Ölmez bu vatan farz-ı muhal ölse de hatta/Çekmez kürenin sırtı bu tabut-u cesimi” mısraları yazmaktadır. Kartpostalda Mustafa Kemal Paşa’nın 16 silah arkadaşının da resimlerine yer verilmiştir. En alttaki siyah bölümde ise bu kişilerin isimleri; Bekir Sami Bey, Rauf Bey, İsmet Paşa, Cevat Paşa, Kazım Karabekir Paşa, Ali İhsan Paşa, Fahreddin Paşa, Nureddin Paşa, Refet Paşa, Cemal Paşa, Fevzi Paşa, Selahaddin Adil Bey, Halid Bey, Hasan İzzeddin Bey, Kazım Paşa ve Şehid Nazım Bey olarak yazılmıştır. Resimlerin her iki tarafında bulunan dairelerin içinde ise sağ üstten başlayarak 1920-1921 yıllarının önemli olayları olan Büyük Millet Meclisi’nin açılışı, Birinci İnönü Zaferi, İkinci İnönü Zaferi, Sakarya Zaferi, İzmit’in geri alınışı, Dumlupınar (Aslıhanlar) Muharebesi tam tarihleri ile birlikte verilmiştir. Bu daireler içine yazılmış olaylar ve tarihleri, kartpostalın 1921 yılının ikinci yarısında ya da 1922 yılının başlarında çoğaltıldığını göstermektedir. Son olarak resimlerin altında, orta bölümdeki çerçeve içinde İstiklal Marşı’nın son kıtası olan;
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal
Ebediyen sana yok ırkıma yok izmihlal
Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet
Hakkıdır
Hakk’a tapan bayrağımın istiklal
dizeleri okunmaktadır.

KIZIL MEDENİYET
Yakılıp yıkılan köylerini geride bırakarak göç eden Anadolu köylülerinin görüldüğü bu kartpostalın sağ tarafında yanan bir köy, sol tarafındaysa tek bacağını muhtemelen I. Dünya Savaşı’nda kaybetmiş takma bacaklı bir Anadolu köylüsü, karısı ve iki çocuğu ile giderken yanan köyüne üzüntü ile baktığı resmedilmiştir. Arkalarında ise başka insanların iki öküzün çektiği bir araba ile aynı şekilde köylerini terk ettikleri görülmektedir. Kartpostalın hemen altında “Kızıl Medeniyet…!!!” ve “Yunan Medeniyeti…?” yazıları bulunmaktadır. Aynı yazılar Fransızca “Civilisation Rouge…!!!” ve “Civilisation Hélléne…?” ifadeleriyle tekrar edilmiştir. Kartpostalın altındaki orta kısımda ise iki mısralık bir şiir bulunmaktadır:
Yak yık yansa da yurdum ta temelinden
Türk’ün kurtulamazsın yılmaz elinden

Sağ alt kısmında Afyonkarahisar Hatırası yazan kartpostalın arka tarafında Karahisar Kalesi, hemen önünde şehir görülmektedir. Ön tarafta ise vatan müdafaasında olan Türk askeri tarafından işgal ettikleri topraklardan gönderilen, elinde bayrağıyla kaçarken tüfeğini düşüren düşman askeri resmedilmiştir. Afyonkarahisar yazısının hemen sağ altında;
Yunanlıların işgali
Fi 22 Temmuz sene Rumi 338 Pazar (1921)
yazmaktayken sol altında ise;
Yunanlıların tard ve tebidi (Kovulup uzaklaştırılması)
Fi 28 Ağustos Sene Rumi 338 Pazar (1922)
yazmaktadır.

Bu kartpostalda siperden çıkarak düşmana doğru taarruza geçen Mehmetçiklerin arasında elinde kılıcıyla siperin üzerinde ayakta duran Mustafa Kemal Paşa resmedilmiştir.

ARSLAN ANADOLU
Anadolu üzerinden Ege Denizi’ne yani işgal altındaki Anadolu topraklarına doğru kükreyerek saldırmak üzere ilerleyen Türk Ordusu’nu temsil eden bir aslan görülmektedir. Hemen üzerinde gökyüzünde, ellerinde Türk Bayrağı ile saldırıya geçen piyade ve süvarilerin siluetleri resmedilmiştir. Kartpostalın hemen altında “Arslan Anadolu” ve “Yiğit Anadolu” anlamında Fransızca olarak “Brave Anatoli” yazmaktadır.

Genç bir kız biçiminde resmedilen hilalin çevrelediği portre İsmet Paşa’ya aittir. Üst kısmında “Ünlü İnönü Birinci Meydan Muharebesi 10 Kânunusani 337, İkinci Meydan Muharebesi 26 ila 31 Mart 337” yazan kartpostalda portreye doğru tüfek ve kılıçlarını doğrultmuş bir grup kızgın Yunan askeri görülmektedir. Ufuktan doğan güneş, karanlık günlerin son bulmak üzere olduğuna işaret etmektedir. Kartpostalda resmedilen kompozisyonun hemen sağ tarafında uzun bir şiir yer almaktadır.

HATIRA-İ ZAFER
“Hatıra-i Zafer” başlığının hemen altında sola dönük bir hilalin iç kısmında Mustafa Kemal Paşa’nın bir resminin resmedildiği kartpostalın sağ ve sol üst köşelerinde bulunan dairelerin içinde İstiklal Marşı’nın dizelerine yer verilmiştir. Sağ üst köşedeki daire içinde ilk mısrası olan
“Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak”,
sol üst köşesindeki daire içinde ise üçüncü mısrası olan
“O benim milletimin yıldızıdır parlayacak”
dizeleri okunmaktadır. Mustafa Kemal Paşa’nın portresi altında “Kurtardın Vatanı Oh Mustafa Kemal” yazısı ve Hicri 1341 (1922/1923) tarihi yazılmıştır. Bu yazının sağında ve solunda üçer adet olmak üzere toplam altı daire içindeyse Büyük Milet Meclisi’nin açılması, Birinci İnönü Zaferi, İkinci İnönü Zaferi, Sakarya Zaferi, İzmit’in geri alınışı ve Dumlupınar (Aslıhanlar) Muharebesi yani 1921 ve 1922 yılının önemli görülen olayları tam tarihleri ile birlikte sıralanmıştır. Bu kısmı çevreleyen ve sivri uçları yukarı bakan hilalin üzerine ise Mustafa Kemal Paşa’nın 13 silah arkadaşının portreleri yerleştirilmiştir. Bu isimler sırasıyla Selahaddin Adil Bey, Cevat Paşa, Hasan İzzeddin Bey, Refet Pasa, Fahreddin Paşa, Fevzi Paşa, İsmet Paşa, Kazım Karabekir Paşa, Ali Ihsan Paşa, Kazım Paşa, Nureddin Paşa, Cemal Paşa ve Halid Bey’dir. Kartpostalın sağ alt köşesindeki daire içinde “Bir Silsile-i Muvaffakiyet Bahseden Ordumuzun Umumi Taarruzu 26 Ağustos 1338” (26 Ağustos 1922) yazmaktadır. Sol alt köşedeki dairenin içinde üst tarafta Tarih-i Akd-i Sulh” yazmakla birlikte alttaki tarih kısmı boş bırakılmıştır. İki dairenin ortasındaki şeritte ise Midhat Cemal’in;
Ölmez bu vatan farz-ı muhal ölse de hatta
Çekmez kürenin sırtı bu tabut-u cesimi
mısraları yazmaktadır.

DAVETSİZ MİSAFİR
Yere düşmüş Türk Bayrağı’nı üzerine üşüşen kargalardan koruyan bir aslanın görüldüğü kartpostalda, aslanın üzerinde bulunduğu zirvenin aşağısında, deniz kıyısında İzmir’in silueti resmedilmiştir. Şehir siluetinden bayrağı koruyan aslanın bulunduğu zirveye kadar uzanan karga sürüsü İzmir’i işgal ederek Anadolu içlerine doğru yayılmayı amaçlayan Yunan Ordusu’nu sembolize etmektedir. Kartpostalın alt tarafındaki “Davetsiz Misafirler” yazısı bu durumu teyit eder niteliktedir. Anadolu’nun bir zirvesinde, Türk Bayrağı’nı kargalarla sembolleştirilen Yunan Ordusu’ndan koruyan aslan Türk Milleti’ni ve Türk Ordusu’nu simgelemektedir. Kartpostal aynı zamanda resmedilen karga ve aslan sembolizmi ile karganın aslana rakip olamayacağına da işaret etmektedir.

Arka tarafında Kütahya siluetinin görüldüğü bu kartpostalda şehri yağmaladığı anlaşılan düşman askerinin Türk askeri tarafından müdahale edilerek vatan topraklarından kovulduğu görülmektedir. Kartpostalın sol alt kısmında;
Kütahya Hatırası
Yunanlıların kahkâri hezimetiyle istirdadı (Arkalarına bakmadan kaçışları)
1 Eylül Rumi 1338 (1922)
Numero: 7
yazmaktadır.

Odak noktasında Milli Mücadele’nin kadın kahramanlarının bulunduğu kartpostal çiziminde Yunan Orduları Başkomutanı General Trikopis’in esir edilmesinden sonra İzmir’e doğru kaçan Yunan birliklerini takip eden Türk Ordusu’nun girdiği şiddetli bir çarpışma resmedilmektedir. Kaçan Yunan askerleri tarafından yakılan bir yerleşimin yakınlarında, Türk piyadesinin şiddetli hücumu karşısında Yunan birlikleri perişan bir halde kaçmaktadır. Resmedilen kadın kahramanlardan birinin başının üzerinde “Kara Fatma” diğerinde ise “Ayşe Kadın” yazmaktadır. Yaya olarak savaşan Kara Fatma, elindeki kılıcı ile önündeki evzon askerinin başını kesmiş diğer eliyle de kaçmaya çalışan bir diğer Yunan askerini yakalamaya çalışmaktadır. Sağ üst köşede Mustafa Kemal Paşa’nın zafer çelengi ve Türk bayrakları ile çerçevelenmiş bir portresine yer verilmiştir. Kartpostalın üst tarafında “Afyon Muharebesinden Sonra Piyade Takip Kıtaatımızın Düşmanı Payi Hamaseti Altında Ezerlerken” yazmaktadır.

TEFEKKÜR
Yunan mezaliminin yaşandığı, adeta “inleyen” kıyılara doğru düşünceli bir biçimde yeşillikler içind eoturan kadının resmedildiği kartpostalın sağ alt köşesinde “Tefekkür”, onun solunda “Enin Sahillere Hazin Nazarlar” yazmaktadır. Kartpostalın sol alt kısmında ise aynı içerikte Fransızca “Méditation” ve “Regards Dou Leureux Vers Les Cotes Plaintives” yazmaktadır.

ŞANLI BAYRAĞIM
Alt tarafında “Şanlı Bayrağım” yazılmış olan resimde yeşillikler arasında Türk Bayrağı’nı dalgalandıran bir genç kız görülmektedir.

Alnındaki hilalle üzüntü içerisinde elini yanağına dayamış, Anadolu toprakları üzerinde oturan genç Türk Kadını Türk Vatanı’nı sembolize etmektedir. Kartpostalda genç kadının hemen arkasında çeşitli yapıları ve camileriyle İstanbul silüeti bulunmaktadır. Genç kadının oturduğu Anadolu toprakları üzerinde düşman işgalinde olan Adana, Antalya, Çanakkale, Edirne, İzmir, Konya şehirleri birer küçük kırmızı bayrakla gösterilmiştir. Kartpostalın yukarı kısmında Namık Kemal’in;
Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini
dizeleri yazmaktadır.Kartpostalın hangi amaçla yaptırıldığını açıkça belirten ifade olan “İzmir Felaketzedeleri Menfaatine” yazısı da bu kartpostalın hemen sağ alt tarafında yazmaktadır. Sol alt köşedeki imza bölümünde “Hamdi” imzasıyla birlikte görülen 1336 (1920) tarihi ve “İskenderiye Seydi Beşir” yazısı, kartpostaldaki resmin Mısır’ın İskenderiye şehrinde İngilizlerin kontrolünde olan Seydi Beşir Kampı’nda esir olan “Hamdi” isimli bir Türk subayı tarafından 1920 yılında yapıldığını göstermektedir.

VATAN MAHZUN BEN MAHZUN
Kartpostalda, bir masa başında sağ koluna yaslanarak ağlayan genç kadının yanı başındaki masa üzerinde kitaplarla beraber Anadolu ile birlikte bir zamanlar Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası olan toprakların görüldüğü bir harita bulunmaktadır. Kitapların üzerindeki hokka takımının ortasındaki kafatası oldukça dikkat çekicidir. Duvarda sağ tarafta Namık Kemal'in, sol tarafta Yavuz Sultan Selim'in, çerçeveli resimleri bulunmaktadır. Kartpostalın altında Namık Kemal'e ait bir şiir olan "Vatan Mahzun....Ben Mahzun" yazısı okunmaktadır. Kartpostalın sol alt köşesinde Rumi 1336 (1920) tarihi ile "Selahaddin Ömer" imzası görülmektedir.

AMAN YARAB!
Kapkara bulutlarla kararmış, yıldırımların düştüğü yağmurlu bir havada Ege ve Marmara topraklarına serdiği bir seccade üzerinde, ellerini yüzüne kapatmış ağladığı görülen kadın figürü Türk Milleti'ni sembolize etmektedir. Genç kadın İzmir ve Bursa'nın Yunanlılar tarafından işgaline ağlamaktadır. Bileğinde ay-yıldızlı bir bilezik bulunan kadının hemen solunda, alt tarafta harita üzerindeki gerçek yerinde İzmir'i, sağında ise Bursa'yı sembolize eden şehir siluetleri görülür. Kara bulutlarla kaplanmış gökyüzü ve yıldırımlarla beraber yağan yağmur, işgalin getirdiği karamsarlığı sembolleştirmektedir. Mefkûre kartının altına Osmanlıca "Aman Yarab!" , Fransızca "O Mon Dieu" yazmaktadır. Resmin sağ alt köşesindeki sanatçının imzası olan "Selahaddin Ömer" yazısının altında Rumi 1336 (1920) tarihi bulunur.

İMDAD
Fırtınayla kabarmış dalgalı ve girdaplı denize karşı sarp bir kıyıda, ellerini kaldırmış yardım bekleyen genç bir kadının resmedildiği kartpostalın alt kısmında Osmanlıca "Trakya: İmdad!" Fransızca aynı anlama gelen "La Thrace: Au Secours!" yazmaktadır. İşgalin zorlu ortamında kendisini kurtaracak Türk Ordusu'nu bekleyen genç kadın Trakya'yı sembolize etmektedir.

KURTAR
Türk Milleti’ni sembolize eden genç bir kadın üzerinde "Misak-ı Milli" yazan bir kürsüde yere dayalı ay-yıldızlı bir kalkan tutan askere Batı Anadolu ve Trakya'yı göstererek "kurtar" diye seslenmektedir. Resmedilen askerin hemen ardındaki zafer çelenkleri, İnönü ve Sakarya Zaferlerine işaret etmekte, artık işgal altındaki toprakların kesin olarak kurtarılması zamanının geldiğine işaret etmektedir. Genç kadının bulunduğu kürsü üzerinde bir kılıç, arkasında ise dalgalanan ay-yıldızlı bayrak görülmektedir. Genç kadın ve askerin önünde uzanan topraklar üzerinde İstanbul, Edirne, Bursa, Çanakkale, İzmir, Manisa, Balıkesir, Eskişehir, Kütahya, Afyonkarahisar ve Uşak başta olmak üzere birçok şehir ve kasaba ismi yazmaktadır. Trakya toprakları üzerinde göğsünde ay-yıldız ve arkasında cami silueti bulunan, kollarını iki yana açmış bir melek figürü dikkat çekmektedir. Kartpostalın alt kısmına Osmanlıca "Kurtar", Fransızca olarak "Sauve" biçiminde tekrar edilmiştir.

İNTİZAR (BEKLEYİŞ)
Bu kartpostalda, yeşillikler arasında taş bir korkuluğa dayanmış genç bir kadın uzaklara doğru bakmaktadır. Genç kadının yanında taş korkuluğa bağlı bir Türk bayrağı dalgalanmaktadır. Resmin sol alt tarafında Fransızca "Attente" orta kısmında "İntizar" (Bekleyiş) başlığının altında iki mısralık bir şiir bulunmaktadır:
Tarihi pür-azamet mefahirle mâli
İşte
Türk'ün zî-hayat muazzam hilali

10 AĞUSTOS 1336
Üst üste altı cilt halindeki "Osmanlı Tarihi"ne yaslanmış şekilde, sol elinde Türk bayrağı tutarak Anadolu coğrafyası üzerinde duran ve Türk Milleti’ni sembolize eden kadın figürünün görüldüğü kartpostalın hemen altında; rumi ve miladi olarak aynı tarihi veren Osmanlıca "10 Ağustos 1336" ve Fransızca "10 Aout 1920" tarihleri, üzüntünün nedenini anlamamızı sağlamaktadır: 10 Ağustos 1920, Sevr Antlaşması'nın imzalandığı tarihtir. Sol üst köşede, bulutlar arasında görülen üzerinde Kelime-i Tevhid yazan sancak ve asker siluetleri ise, Anadolu'nun son umudu olarak Mustafa Kemal Paşa önderliğinde canlanan direniş ruhuna işaret etmektedir. Sol alt köşedeki "Selahaddin Ömer" imzasının yanındaki Rumi 1336 (1920) tarihi, mefkure kartına konu olan resmin, gelişmelerin cereyan ettiği sırada yapıldığını göstermektedir. Bununla birlikte kartpostal üzerine sonradan 16 Mart 1339 (16 Mart 1923) tarihini taşıyan bir kaşe basılmıştır.

MAZİ… HAL… İSTİKBAL
Ayakta duran ve üzüntülü olduğu anlaşılan kadın figürünün hemen yanında duvarda asılı büyük bir harita görülmektedir. Kartpostalın hemen altındaki “Mazi… Hal… İstikbal…” yazısı resmedilen kompozisyonu izah etmektedir. Bu yazı ve uygun olarak resmedilen kartpostal aslında Türk Milleti'nin mazisine, haline ve istikbaline işaret edilmektedir. Solda duvarda asılı olan ve Osmanlı ordusunun kazandığı büyük bir zafere gönderme yapan tablo ile tablonun hemen altındaki masada duran ve cihanşümul devleti sembolize eden küre, zaferlerle, güç ve ihtişamla dolu maziyi anlatmaktadır. Adeta matemde olduğunu anladığımız kadının yanında durduğu haritada; "Devr-i istila-yi Memalik-i Mahrusa-yi Şahane" yazmaktadır. Kadının ayaklarının altındaki aslan postu bir zamanların aslanı olan Osmanlı İmparatorluğu'nun tükenen gücünü ima etmektedir (MAZİ). Haritada da görüldüğü üzere toprakları istila edilmiş ve son sığınağı olan Anadolu'nun bir bölümü de işgal altında olan bir milletin derin üzüntüsünü yansıtmaktadır (HÂL). Sağdaki perdenin gerisindeki balkondan görülen doğan güneş manzarası ise gelecek güzel günlere olan inancı sembolize etmektedir (İSTİKBAL). Kartpostalın sol alt köşesinde Selahaddin Ömer" imzası ve rumi 1336 (1920) tarihi görülmektedir.

İSTİKLÂL
Bu kartpostalda İstanbul silueti üzerinde, karanlıkların yakında ortadan kalkacağına ve yaklaşan kurtuluşa işaret eden güneşin doğuşu önünde yüksek bir kaide üzerinde bir kadın tasvir edilmiştir. Sağ eliyle ileride bir noktayı işaret ederken diğer elinde Türk Bayrağını tutan miğferli ve zırhlı kadın figürünün tasvir edildiği kartpostalın alt tarafındaki yazıdan bu kadın figürünün "İstiklal" kavramını temsil ettiği anlaşılmaktadır. Kartpostalın alt tarafındaki "İstiklal" yazısı Fransızca "Indépendance" şeklinde tekrar edilmiştir. Ortadaki bu yazıların sağında İstiklal Marşı'nın birinci ve üçüncü mısrası olan;
Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
O benim milletimin yıldızıdır parlayacak
solunda ise son iki dizesi olan;
Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet,
Hakkıdır Hakk'a tapan milletimin istiklal.
mısraları okunmaktadır.

EMEL
Alt kısmında Osmanlıca “Emel” Fransızca aynı anlama gelen “Esperance” kelimelerinin okunduğu kartpostalda güzel bir Anadolu manzarasının önünde resmedilen genç kadının sağ elinde havaya kaldırdığı Türk bayrağını, sol elinde de yere dayalı bir kalkanı tuttuğu görülmektedir. Bu tasvir Türk Milleti'nin "emelini" yani kendi toprakları üzerinde özgürce yaşama isteğini ortaya koymaktadır.

VAHŞET
Yıkık minaresinden işgal altında olduğunu anladığımız bir yerleşim yerindeki eve sırtına asılı tüfek ve elinde kamayla tırmanarak girmeye çalışan bir Yunan askeri görüldüğü kartpostalda işgal altındaki Anadolu topraklarında yaşanan Yunan mezalimine dikkat çekilmektedir. Yunan askerinin tırmanarak girmeye çalıştığı evde Kuran-ı Kerim asılı bir duvarın önünde, üzerine Türk Bayrağı serilmiş bir konsolun yanında yerde uyuyan bebeğinin başında duran ev sahibi genç kadın ise olayın dehşetini yaşamaktadır. Kartpostalın alt kısmında "Vahşet…!" yazısı Fransızca "Ferocité" şeklinde tekraren yazılmıştır.

TAHAYYÜL
Düşmana karşı çarpışan asker eşinin duvarda asılı resmi önünde bebeğini uyuturken ailesi ve ülkesi için gelecek güzel günleri hayal eden bir annenin resmedildiği bu kartpostalın hemen alt kısmında “Tahayyül” yazmaktadır. Annenin yanı başındaki sehpanın üzerinde ise bebeğinin emziği ve kocasından gelen mektup durmaktadır.

Alt kısmında küçük bir yazıyla "İzmir'e Tuhfe" ve "Ümid" yazan kartpostalda güzel bir Anadolu manzarasında, altından suların kaynadığı bir kayanın üzerine oturmuş genç bir kız resmedilmiştir. Sol omzunda özgürlüğü temsil eden kuş ile önünde işgal altındaki İzmir’i temsil eden içi üzüm dolu sepetle çizilen genç kızın başörtüsü üzerinde bir hilal çizilmiştir. Karta konu olan İzmir'in Yunan işgalinden kurtarılacağı ümidi ise genç kızın başının hemen üzerinde siluet halinde tasvir edilen düşmana saldıran askerlerin de göstermesiyle tasvir edilmiştir. Kartpostalın sağ alt köşesinde Rumi 1337 (1921) tarihi ile birlikte "Selahaddin Ömer" imzası görülmektedir.

ZİYARET
Buradaki kartpostalda Sakarya Zaferi’nin ardından kurtarılmış, ancak geri çekilen Yunan Ordusu tarafından yakılıp yıkılmış bir köyün yakınında, bu saldırı sırasında hayatını kaybetmiş birinin mezarını ziyaret eden ve hayatını kaybeden kişinin ailesi olan bir kadınla çocuk görülmektedir. Köyü kurtaran askerlerden biri de mezarın başında tüfeğine yaslanmış bir halde üzüntüyle durmaktadır. Kartpostalın alt tarafında ‘Ziyaret’ yazısı okunmaktadır. Sol tarafta ‘Ziyaret’ kelimesinin Fransızcası olan ‘Visite’ yazmaktadır.

Kartpostalda, Anadolu coğrafyasını simgeleyen bir kadın figürü yer almakta ve bu figür Türk Vatanını temsil etmektedir. Harita üzerinde Ankara’nın konumu, doğrudan kadının kalbine denk gelecek şekilde yerleştirilmiş; bu yolla Ankara'nın, Türk Vatanının kalbi olduğuna dikkat çekilmiştir. Kadının başörtüsü Türk bayrağından tasarlanmış olup üzerinde “Londra Konferansı 21 Şubat 337” ifadesi yer almaktadır. Anadolu haritası üzerinde, düşman işgali altında bulunan İstanbul, Çanakkale, Bursa, Balıkesir, Eskişehir, Uşak, Manisa, İzmir, Karahisar, Aydın, Muğla, Isparta, Burdur, Antalya, Alanya, Konya, Samsun, Kayseri, Mersin, Adana ve İskenderun gibi pek çok yerleşim yerinin adı yazılmıştır.Her ne kadar 21 Şubat 1921’de toplanan Londra Konferansı somut bir sonuç doğurmamış olsa da, Büyük Millet Meclisi’nin İtilaf Devletleri ve Batı kamuoyu tarafından hukuki olarak tanınması bakımından büyük önem taşımaktadır. Kartpostalın alt kısmında ise kaşe ile basılmış “16 Mart 1339” (16 Mart 1923) tarihi yer almaktadır.
MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ PROPAGANDA VE MEFKÛRE KARTLARI |